28 Aralık 2013 Cumartesi

Kompozisyon Kuralları ''Ders: 8''

Fotoğraf Çekimi Ders 8:                                                                                    27.12.2013

***Kompozisyon Kuralları***

Açık Kompozisyon: Kadrajın dışına taşan öğeler bulunmaktadır. Bu kompozisyon kuralında amaç kadrajda gösterilen detayın genelinin beyin tarafından tamamlanmasıdır.

Kapalı Kompozisyon: Anlatılmak istenilen konu veya olay kadraj içerisinde başlar ve kadraj içersinde son bulur. Konunun nefes alabilmesi için etrafında belirli oranlarda boşluk bırakılmalıdır. 

Ritim: Aynı nesnenin kadraj içerisinde en az üç tekrar oluşturmasına "ritim" denir. Açık kompozisyonda fotoğraflandırıldıklarında ritimi oluşturan öğeler ''sonsuza kadar tekrar ediyormuş algısı'' oluştururlar. 
Not: Ritim çok fazla sıklaşırsa "dokuyu" meydana getirir. 

Aksak Ritim: Ritimi oluşturan nesnelerden birinin olması gereken yerde olmaması veya diğerlerinden farklı bir hareket izlemesi "aksak ritimi" meydana getirir. 
Dip Not: "Aksak Ritim" her zaman çarpıcılığı arttırır. 

Uyum-Armoni: Birbirine benzer nesnelerin kadraj içerisinde en az üç tekrar oluşturmasına "uyum veya armoni" denir. 
Not: Uyum veya armoni çok fazla sıklaşırsa "dokuyu" meydana getirir. 

Denge: Kadraj içerisinde eşit kütlelere sahip iki nesnenin kadrajın merkezine eşit uzaklıkta bulunmalarına "denge" denir. (Burada nesneler aynı olmak zorunda değildir, farklı nesneler de olabilir.) 

Asimetrik Denge: Kadrajın merkezine yakın büyük kütlenin dengelenebilmesi için merkezden uzaklaşan daha küçük bir nesnenin kullanımına "asimetrik denge" denir. 
Not: Asimetrik dengeyi fotoğrafta ''tahterevalli etkisi'' olarak özetleyebiliriz. Büyük-küçük dengesi, küçük cismin büyük cismin ağırlığını taşıyabilecek nitelikte olması gerekir. 
Dip Not: Bu kompozisyon kuralına göre çekilen fotoğraf çok azdır, fotoğrafta bu etkiyi sağlamak kolay değildir.

Belirginlik: Fotoğraftaki her bireyin vücutları birbirini kesse dahi portreleri seçilebilir olmalıdır. 

Sadelik: Sadelik fotoğrafta çarpıcılığı arttırır ve vurgulanmak istenen nesnenin etkisini arttırır. "Sınırlı net alan derinliğinin kullanımının nedeni de aslında budur." 
Dip Not: Sadelik, fotoğrafta lüzumsuz olanı ayıklama sanatıdır. Fotoğrafın belirgin ve sade, dolayısıyla da etkileyici olması önemlidir. 

Tek Kaçışlı Perspektif: Kadraj içerisindeki tüm yatay ve dikey çizgilerin kadrajın merkezinde bir yerde birleşiyormuş algısı oluşturmasına "tek kaçışlı perspektif" denir. 
Dip Not: "Bu kompozisyon kuralında vurgulanacak nesne kadrajın tam ortasına yerleştirilebilir."
Kompozisyon kurallarına göre bu sıradışı durum sadece birkaç kuralda geçerlidir, (tek kaçışlı perspektif kuralı da bunlardan biridir) söz konusu birkaç istisna dışında genel olarak konu tam merkeze, kadrajın ortasına yerleştirilmez. 

Çift Kaçışlı Perspektif: Kadraj içerisindeki yatay ve dikey çizgiler kadrajın dışında iki ayrı noktada birleşiyormuş algısı oluşturuyorsa bu perspektif türüne "çift kaçışlı perspektif" denir.

Diyagonal Perspektif: Anlatılmak istenen nesnenin fotoğraf kadrajını bir baştan diğer başa kadar çapraz olarak kesmesine "diyagonal perspektif" denir. 
Not: Örneğin bir kalemi fotoğraf kadrajının tam ortasına [------] şeklinde, veya daha aşağıya [___] yerleştirmekle etkileyici sonuç elde edemeyiz. Konuyu kadraja çapraz olarak [/] yerleştirdiğimizde ise en iyi oran ve boyut etkisini fotoğrafa aktarmış oluruz. 

Önemli Not: "Kompozisyon kuralları genellikle tek başına uygulanmaz, bir çok kural bir arada kullanılır."

Hava Perspektifi: Hava perspektifi iki şekilde oluşturulur. 
1)- Koyu bir fon üzerinde şiddetli açıklıklar kullanılarak ön-arka ilişkisi oluşturulur.
2)- Açık bir fon üzerinde şiddetli koyuluklar oluşturarak ön-arka ilişkisi kurulmuş olur. 
Not: Buna en iyi örnek desen çalışmasıdır. (Karakalem)
Dip Not: Hava perspektifi kuralı sadece siyah-beyaz/açık-koyu etkisi için geçerli olmayıp tüm koyu ve açık tonlar için de aynı etki söz konusudur.

Hız-Hareket: Nesnelerin hareket eylemi doğrultusunda, (hareket istikameti) arka alanda bırakılan boşluğun yaklaşık iki katı kadar boşluk bırakılmalıdır. 
Not: Hareket eden nesne arka alanda bir iz bırakıyorsa bu kuralın tam tersi uygulanır. 

Bakış Yönü: İnsanlar canlılarla iletişime geçerken ilk önce gözlerine odaklanır. İletişim içinde olduğumuz canlılar gözlerini bizden farklı bir alana kaydırdıklarında istemsiz olarak o tarafa bakma eğiliminde bulunuruz. Bu nedenden dolayı bakış yönü istikametinde, arka alanda bırakılan boşluğun yaklaşık iki katar boşluk bırakılmalıdır. 
Not: Fotoğrafı çekilen canlının hareket istikameti ve bakış yönü birbirinden farklı ise konu tam merkeze yerleştirilebilir. (Yolda giderken arkanızdan biri size seslendiğinde başınızı çevirip bakmanız buna en iyi örnektir.) 

1/3 Kuralı: Kadrajın 1/3' lük alanlarından geçen hayali çizgiler olduğu düşünülür. Bu hayali çizgilerin kesişim noktalarından her biri "etki noktasıdır." Bu etki noktalarına yerleştirilen cisimler göz tarafından ilk olarak algılanacak olan cisimlerdir. 
Dip Not: Kadrajda etki noktaları dört tanedir. Kompozisyonda bu dört noktadan birini kullanmak en etkili sonucu verir, birden fazlasını kullanmak etki alanını azaltır. 
Önemli Not: "Bu kural tüm kurallar içinde en çok kullanılan kompozisyon kuralıdır."

Üçgen Kompozisyon: Kadraja yerleştirilen konunun üçgen formunda [^] fotoğrafa yansıtılması kuralıdır. Rönesans döneminde resimde ve tüm görsel sanatlarda da bu kural oldukça sık kullanılmıştır, kusursuzluğu sembolize eder. 
Bu kuralda da nesneler kadrajın tam ortasına yerleştirilebilir. (Konuyu kadrajın tam ortasına yerleştirme zorunluluğumuz bu kural için bulunmamaktadır, bu yerleştirme isteğe bağlıdır.) 

Dairesel Kompozisyon: Dairesel formlara sahip olan nesneler kadrajın tam merkezine yerleştirildiklerinde daha etkileyici görünürler. 

Şema Kompozisyon: En sık kullanılan formlar "S" ve "Z" formlarıdır. Genellikle akarsular ve karayollarının fotoğrafı çekilirken bu formlar çok kullanılır. 
Dip Not: Bu formlardaki fotoğraflara bakıldığında göz takılmadan konunun içinden çıkmalıdır. 

Zıtlıklar: Yapısal zıtlıklar örneğin inorganik malzemeler içerisinde bir organik malzemenin kullanılması ilgiyi direkt "az kullanılan malzemenin" üzerine çekecektir. Reklam kampanyalarında çok sık kullanılır. (Oto yollardaki Coca-Cola reklamları gibi)

Zıt Renklerin Kullanımı: Zıt renkler aynı düzlemde olsa bile birbirlerini iterler. Hakim olan renk diğer rengin daha ön planda algılanmasına neden olur. "Düşük oranda kullanılan renk ön planda olur."

Soğuk ve Sıcak Renklerin Kullanımı: Soğuk renkler köşeli formlarda etkileyiciliklerini arttırırken, sıcak renkler dairesel formlarda etkileyiciliklerini arttırırlar. 
Soğuk renkler=> Mavi, yeşil ve mor. 
Sıcak renkler=> Sarı, kırmızı ve turuncudur.

Altın Oran: Bu kuralı özetlemek yerine, "Doğada, Bilimde, Sanatta Altın Oran" adlı kitabı öneririm. (Yazarı: Mehmet Suat Bergil) 

Estetik Bakış, Ani-Kritik An: Olayın gerçekleştiği anda deklanşöre tam zamanında basılmasıyla (O an) ortaya çıkan farklı fotoğraflar vardır, bu fotoğraflar genelde kompozisyon kurallarına uymaz ama etkileyiciliği ön planda olduğu için estetik açıdan ve anı yakalamaları nedeniyle oldukça önemlidir. Bu tarz fotoğrafta kompozisyon kurallarına uymak çok zordur (anı kaçırma riski nedeniyle) ancak kompozisyon kurallarına da uyarak anı yakaladıysak oldukça etkileyici ve her açıdan mükemmel fotoğraflar çekmiş oluruz. (Bu madde kompozisyon kuralı olmasa da fotoğraftaki etki açısından önemlidir.)

Yer Düzlemi ve Ufuk Çizgisi: 1.70 cm.'lik bir insanın bakış açısı baz alınarak kadrajın 1/3'lük alttaki çizgisi "yer düzlemi" olarak adlandırılır. Kadrajın tam orta bölümü ise "ufuk çizgisidir." Bu kuralın bazı özel durumları da vardır, örneğin anlatılacak konu olduğundan büyük gösterilecekse bakış açımızı aşağıdan yukarıya doğru ayarlayarak yer düzlemini daha da aşağıya çekebiliriz ya da kuş bakışı bir fotoğraf çekiyorsak yer düzlemi tüm kadrajı kapsayabilir. 
Ayrıca Amerikalı fotoğrafçılar yer ve ufuk çizgisini bu kurala göre daha da aşağıya almışlardır. 1/3'lük standart yer çizgisi Amerika'da 1/5 ve 1/7 oranlarında da uygulanabilmektedir. 

Not: Mimarideki yansımalar ile mahkeme salonlarındaki yargıç ve sanığın bulunduğu bölümler arasındaki yükseklik farkı da üstünlük izlenimi ve etki açısından önemli bir örnektir.

---Ders Sonu---

19 Aralık 2013 Perşembe

Çekim Teknikleri ''Ders: 7''

Fotoğraf Çekimi Ders 7:                                                                               13.12.2013

***Çekim Teknikleri***

Pan Çekim Tekniği: Hareket eden nesne ile aynı doğrultuda ve aynı hızda hareket edilip nispeten düşük sayılabilecek 1/30 ve 1/60 E gibi bir değerde çekim gerçekleştirildiğinde hareket eden nesne durağan hale gelirken, hareket etmeyen tüm nesneler ters yönde hareket ediyormuş algısı oluştururlar. (Fotoğrafta hareket eden nesnelerin oluşturduğu görüntüye bakıldığında hız olduğundan daha fazlaymış gibi görünür.) 

-------------------->
-------------------->
<-------------------

Bu teknikte daha çok fotoğraf makinesi aracın üzerine monte edilerek çekim yapılır ancak siz hareket etmiyorsanız (araçta değilseniz) deklanşöre basıp fotoğraf makinesini paralel tutup kaydırarak da hareket uygulayabilirsiniz. Bu yöntemle siz de hareket halindeymişsiniz gibi aynı etkiyi elde edebilirsiniz. Burada dikkat edilmesi gereken makinenin paralel olarak (------------>) kaydırılmasıdır, makineyi kaydırıken yay çizersek fotoğrafta bombeli bir görüntü oluşur. 

Zoom-Out Tekniği: Genellikle gece çekimlerinde uygulanan bir çekim tekniğidir. Bu teknikte mutlaka zoom objektifler kullanılmalıdır. Fotoğrafı çekilecek olan nesneye zoom yapılır ve belirli bir süre pozlandırma yapıldıktan sonra objektifin odak uzaklığı geniş açıya doğru yavaşça kaydırılır ve pozlandırma sonlandırılır. Bu sayede görüntüdeki noktasal ışık kaynakları kenara doğru uzar. Örneğin, 55mm.'ye ayarladığımız objektifimizle 20" pozlandırma yaparken ilk 10" sonra objektifimizi yavaşça 18mm.'ye doğru çekerek bu sonucu elde edebiliriz. 

Işıklı Boyama Tekniği: Fotoğraf makinesi tripod üzerine sabitlenir. Çekim modu olarak E:Bulb seçilir. ISO mümkün olan en küçük ayarda tutulur. (50-100 gibi) F değeri 8 veya 11 olarak belirlenir. Fotoğrafı çekilecek konuya mutlaka manuel netlik yapılmalıdır. Tüm bu işlemler gerçekleştirildikten sonra ortam tamamen ışıktan izole hale getirilir ve pozlandırma başlatılır. Daha sonra konu el feneri ya da renkli jelatinler yardımıyla istenilen renkte aydınlatılır ve pozlandırma sonlandırılır.

Işıklı Sıvama Tekniği: Bu teknik ışıklı boyama tekniği ile aynı şekilde uygulanır fakat bu teknikte fener yerine tepe flaşlar kullanılır. 

Fizyogram Tekniği: Fizyogram iki şekilde elde edilir.
1)- Fotoğraf makinesi sabit, ışık kaynakları sarkaçlar vasıtasıyla sallandırılarak ışıkların hareket izlenimi fotoğrafa yansıtılır. 
2)- Işık kaynakları sabit, fotoğraf makinesi hareket ettirilerek ışık izlenimleri ve oluşan formlar fotoğrafa yansır. 

HDR Tekniği: Bu çekim tekniğinde amaç fotoğrafta maksimum detay elde edilmesidir. Bunun için fotoğraf makinesi tripod üzerine sabitlenir, çekim modu olarak diyafram öncelikli mod seçilir ve bir diyafram değeri belirlenir. Aynı görüntünün - ve + versiyonları fotoğraflanarak digital ortamda bir araya getirilir. 
Not: HDR fotoğraf çekiminde en az 3 kare fotoğraf çekilmelidir. 
Genellikle mimari çekimlerde uygulanan bir teknik olmasına karşın, günümüzde her alanda kullanılmaktadır. 
Dip Not: HDR programlarının en yaygını Fotomacis'tir ancak Photo-Shop yama programında daha iyi sonuçlar elde edilir. Fotomacis'de maksimum 7 kare fotoğraf birleştirilebilirken, Photo-Shop'da birleştirme sınırı yoktur. 
*HDR Pro FX yama programını kullanırsanız iyi HDR yapabilirsiniz.

Photo-Shop'da HDR Menüsü: 
File>Automate>Merge to HDR menüsünden HDR birlestirme yapabiliriz.
Ancak HDR Pro FX ile çok daha iyi sonuçlar elde edebilirsiniz.

Panoramik Çekim Tekniği: Fotoğraf makinesi tripod üzerine sabitlenir, çekim modu olarak diyafram öncelikli mod seçilmeli ve konuya manuel netlik yapılmalıdır. Her bir kare bir önceki fotoğraf karesinin 1/3'lük alanına oturacak şekilde fotoğraflanmalıdır. 
Not: Panoramik çekimde perspektifi daha geniş olarak fotoğrafa yansıtabilmek için dikey kadrajda çekim yapılması önemlidir. Yatayda deformasyon fazladır. 

Photo-Shop CS 3'den Sonraki Sürümlerde Panoramik Birleştirme:

File>Auto Mate>Photo merge'de açılan ekrandan>Auto mod seçilir>Browse tıklanır, birleştirilecek fotoğraflar seçilir>Ok>Ok>Crop>Ctrl+Shift+E tuşlandığında tüm fotoğrafları tek fotoğraf olarak birleştirir. (Photo-Shop CS 3'den sonraki sürümlerde, otomatik olarak birleştirme yapıp fotoğrafı tamamlar. Birleştirme sonrası boşluk ve deformasyon olması son derece doğaldır, kırpma yöntemiyle bu boşluklar kesilerek düzeltilir.)

Photo-Shop Menülerinden: 
Edit>Transform>Perspective 
Edit>Transform>Warp 
Filter>Liquify 
kırılımlarından da sırasıyla perspektif, büyütme ve sıvılaştırma etkisiyle fotoğrafa istediğimiz gibi müdahale edebiliriz. 

Bir diğer yöntemi de;

Scripts>Lood Files Into Stock>Browse>Attempt to autom alfgın source images tikli olacak şekilde>Ok. diyerek de birleştirme yapılabilir, ancak bu menüden yapılan birleştirme sonuçları çok iyi değildir, bu nedenle File menü seçeneğini kullanmak daha iyi sonuç verir.

Polar Panorama Birleştirme Tekniği: Bu teknikle 3 boyutlu dünya ve çukur fotoğraflar elde edilebilir. 
Fotoğraf makinesini tripoda sabitleyip konunun 360 derece fotoğrafını çekin ve birleştirin. Photo-Shop'da ters çevirin, filtrelerden polar koordinatlarını seçin, böylece fotoğraf merkezden etrafa doğru bükülecektir, ilk mekanın yukarıdan ve aşağıdan da fotoğrafını çekip birleştirerek 3 boyutlu küre ve çukur fotoğraflar elde edebilirsiniz. 
Bunlar dışında küresel panoramalar da var ancak bunlar için özel çekim kafaları gerekir. Bunun için kalibrasyonu 10 derece açı ile kaydırarak konunun 360 derece fotoğrafı çekilir. (Aşağı, yukarı, sağa ve sola 10'ar derece kaydırarak tüm mekanının/konunun fotoğrafı çekilir.) Gökyüzü ve yerin de fotoğrafı çekilip birleştirildiğinde küre fotoğraf elde etmiş oluruz. Bu fotoğraflar daha çok digital ortamlarda kullanılır, basılması çok da iyi sonuç vermeyecektir. Bu teknik ile müzelere, şehirlere ait sanal turlar oluşturabilirsiniz. 

Bokeh Çekim Tekniği: Bu çekim tekniğinde sınırlı net alan derinliği kullanılır. (En açık diyaframlar.) Ve de arka alanda genellikle noktasal ışık kaynakları kullanılır.  Bu teknik kullanılarak noktasal ışık kaynaklarını içi dolu küre/yuvarlak fuluğ ışık hareleri olarak görebiliriz. Tele objektiflerde bu hareler içi boş çember olarak fotoğrafa yansırken zoom objektiflerde küre elde edebiliriz.
Objektifin önüne siyah karton filtre (kendimiz yapabiliriz) koyarsak bu filtrede oluşturduğumuz şekle göre fotoğrafta noktasal ışık kaynaklarının görüntüsünü belirlemiş oluruz. Örneğin filtrede çınar yaprağı şeklinde küçük bir çentik açtıysak fotoğraftaki noktasal ışık kaynakları çınar yaprağı olarak fotoğrafa yansır. 

Kızılözetisi Fotoğraf Tekniği: Bu tekniği kullanarak kızılötesi ışıkları fotoğrafa yansıtabilmek için fotoğraf makinenizin bu ışıkları algılaması gerekir. (Kumanda led ışığıyla bu testi yapabilirsiniz, genelde tüm fotoğraf makineleri bu ışıkları algılar. Bu test için kumanda üzerinde herhangi bir tuşa basarken makinenizle kumandanın fotoğrafını çekmeniz yeterlidir, normalde gözümüzle göremediğimiz kumanda ledinin ışığını fotoğrafta görebiliriz.) Infared filtreler yardımıyla ışığın gücünü 20 stoba kadar keserek rüzgarsız havada çekim yapılmalıdır. Pozlandırma süresini birkaç dakikaya ayarlamak yeterli olur, ancak mutlaka rüzgarsız havada ve makine tripod üzerindeyken çekim yapılmalıdır. Kızılötesi ışınlar arka alanda netlik oluşturur. Konuya manuel netlik yapıp netlik halkasını hafif sola kaydırmak gerekir. Normal fotoğraf çekiminde 11-16 F'de maksimum keskinlik (net alan derinliği) sağlanırken, kızılötesi (infared) tekniğinde 5.6 F'de maksimum net alan derinliğini yakalamış oluruz. (En iyi sonuç için bu teknikte F'in 5.6 olması gerekir.)
Kızılötesi fotoğraf tekniğiyle siyah-beyaz fotoğraf çekerken ağaç yaprakları fotoğrafta sarı-beyaz renkte görünür.
Renkli çekim yaparsak tüm yapraklar kırmızı görünür ancak fotoğrafa biz renk atayarak orjinal renk üzerinde istediğimiz gibi oynama yapabiliriz. 
*''Hoya R72 filtre'' infared filtredir, bu tenikle çekim yaparken kullanabiliriz.

Harris Obtüratör Tekniği: (Bu tekniği Türkiye'de kullanan fotoğrafçı bulunmamaktadır, Dünya'da da sadece birkaç kişi kullanmaktadır.)
Bu teknikte uzun süreli pozlandırma yapılır. Bu uzun pozlandırma süresince objektifin önünden kırmızı, yeşil ve mavi 3 filtrenin de geçirilmesi gerekir. Bu geçiş işlemi tek tek ve mutlaka eşit sürelerde yapılmalıdır. Fotoğraf kadrajında ise hem hareketli hem de hareketsiz nesneler olmalıdır. Bu teknikle fotoğraf çekildiğinde hareketsiz nesneler olduğu gibi fotoğrafa yansırken hareketli nesneler renk kombinasyonu eşliğinde (kırmız-yeşil-mavi) fotoğrafa yansır. Sürrealist fotoğraflar bu teknikle elde edilebilir. Bu tekniği zor kılan filtrelerin eşit yoğunluğa sahip olma zorunluluğu ile objektifin önünden tek tek geçirilirken her birinin eşit sürelerde kullanılıyor olma zorunluluğudur. 
Not: Bu tekniğin şartlarını sağlamak zor olduğundan alternatif olarak HDR mantığında 3 kare fotoğraf çekip (hareketi yansıtacak şekilde) her birinin üzerine 3 renk filtre atayarak (kırmızı-yeşil-mavi) hemen hemen aynı sonucu elde edebiliriz. Bu tekniğe örnek konu olarak da ''başak tarlasında korkuluk çekimi'' verilebilir, rüzgarda başaklar hareketli, korkuluk sabit nesne olarak fotoğrafa yansıyacaktır.

Lens Baby Tekniği: (Eğlenceli Aparat) Bu teknikte objektifle fotoğraf makinesi arasında körük sistemi bulunur. Objektif açısını sağa-sola/yukarı-aşağı oynatarak çekim yapılır. Bu teknik görüntünün perspektifini düzeltir ve fotoğrafa maket havası verir.

SI Çekim Tekniği: Genellikle gün batımında uygulanan bir çekim tekniğidir. Gün ışığı ve flaş kullanılarak çekim gerçekleştirilir. Flaş önüne sarı bir filtre yerleştirilir, sarı ışık özel beyaz ayarı yapılarak beyaza dönüştürülür ve fotoğraf çekimi gerçekleştirilir. 
Bu teknikte flaşın verdiği sarı ışık beyaza çevrilir, dolayısıyla atmosferdeki ışığın rengini de değiştirmiş oluyoruz, bunun sonucunda gök yüzünde petrol yeşili ile mavi arasında ton geçişi olur. Bu tekniği daha çok National Geographic fotoğrafçıları kullanır. National Geographic fotoğrafçıları konuyu flaş yerine projektörlerle aydınlattıkları için gün ışığı renk sıcaklığı doğal olarak değişir. 

Soft Focus Çekim Tekniği: Genellikle portre çekimlerinde uygulanan bir çekim tekniğidir. Fotoğrafı çekilecek olan konuya manuel olarak netlik yapılır ve çekim başlamadan önce milimetrik olarak netlik bozulur. (Çok az, yaklaşık 1mm. kadar netliğin bozulması yeterlidir.) 
Bu tekniği bir diğer alternatif olarak moda çekimlerinde de kullanabiliriz. Modelin cildinde çok sorun varsa bu tekniği uygulayıp netliği milimetrik değiştirerek cilt sorununu fotoğrafa yansıtmamış oluruz. Böylelikle bulanıklaşan fotoğrafta modelin cilt kusurları düzeltilmiş olur ve çekim ardından Photo-Shop'a da gerek kalmadan fotoğraftaki cilt problemini kalıcı olarak çözmüş oluruz. (Bu tekniği kullandığımızda ayrıca Photo-Shop'da filtre kullanılmasına da gerek kalmayacaktır.) Moda çekimlerinde bu tekniği kullanmak çok bilinen bir yöntem değildir, ancak bu tekniği kullanarak oldukça etkili sonuçlar alabilir ve zaman kazanabiliriz. 
Fotoğrafın tarihinde de bu tarz sorunları gidermek için farklı yöntemler kullanılmıştır. Örneğin, objektifin önünde mangal kullanmak, (ısının etkisiyle fotoğrafın bulanıklaşması sonucu cilddeki sorunların düzeltilmesi) ve objektife bayan çorabı geçirilmesi vb. gibi çeşitli teknikler kullanılmıştır. 

***Filtrelerin X Değerleri***

2X=> 1 stop
4X=> 2 stop
8X=> 3 stop
16X=> 4 stop
32X=> 5 stop
64X=> 6 stop
128X=> 7 stop
256X=> 8 stop
512X=> 9 stop
1024X=> 10 stop 

Not: Filtrelerin X değerleri yukarıdaki gibi olmasına karşın piyasadaki filtreler tam sayılara yuvarlanmıştır, örneğin 1024X yerine 1000X'lik filtre vardır.

Not: UV filtre, 0.5-1 stop ışığın gücünü düşürür. 

***Zone Sistem***

11 zonluk sistemde, 5. Zone %18'lik gri tonu baz alır. (Aşağıda bu bölüm // ile işaretlenmiştir. Bu yöntemi ''Ansel Adams'' geliştirmiştir.

~.~ ~..~ -- -- -- // -- -- -- -..- -.-

Detaysız Beyaz (~.~) => +2, +2.5 stop fazla pozlandırma yapılmalıdır. 
Detaylı Beyaz (~..~) => +1, +1.5 stop fazla pozlandırma yapılmalıdır. 

Detaysız Siyah (-.-) => -2, -2.5 stop az pozlandırma yapılmalıdır. 
Detaylı Siyah (-..-) => -1, -1.5 stop az pozlandırma yapılmalıdır.

***Macro Fotoğrafçılıkta Kullandığımız Yöntemler***

Clouse Up Filtre: Bu filtreler büyüteç görevi görüp hem nesnenin boyutunu büyütüp hem de konuya yaklaşmamıza olanak sağlarlar. 
Objektifin Ters Çevrilmesi: Farklı yöntemlerle objektif ters çevrilip objektife macro özellik kazandırılabilir. 
Körük Kullanımı: Objektifle fotoğraf makinesi arasına yerleştirilen bir körük vasıtasıyla objektife macro özellik kazandırılabilir. 
Not: Bu yöntem stüdyo ortamında sabit duran nesnelerin fotoğrafı çekilirken faydalıdır. 
Macro Tüp Kullanımı: Objektifle fotoğraf makinesi arasına bir tüp yerleştirilerek objektife macro özellik kazandırılabilir. 
Macro Objektif Kullanımı: Macro objektif kullanmak diğer yöntemlerden çok daha keskin ve net fotoğraflar elde etmemize olanak sağlar. Bir objektifin macro olabilmesi için %100 ve %300 oranında büyütme yapması gerekir. 
Agrandizör Objektifinin Çekim Objektifi Olarak Kullanılması: Bu objektif tamamen büyütmek için tasarlanmıştır. 24/36mm.'lik çekimden 2000/3000mm.'lik baskı alnınabilmektedir. Çekim objektifi olarak kullanılırsa çok iyi sonuçlar alınabilir. 
Agrandizör objektifi tamamen büyütmek için tasarlandığından bu objektifler çekim için kullanıldığında macro objektiflerden de çok daha iyi sonuç verir. 
Extation: Macro özellik sağlar.
Tele Konvantörler: Odak uzaklığını arttırır. 300mm.'lik odak uzaklığı 600mm. olur. (2 katı büyütür, çarpanı 2 dir.) 


Macro Çekim Notları: 
*Macro çekimde ışığı kullanırken şemsiye kullanılabilir. 
*Küçük tepe flaşları için soft-box'larla ışığı yönlendirebiliriz. 
*Tepe flaşı kullanmak gün ışığından daha şiddetli etki yapabilir.
*Tetikleyici kullanarak flaş ışığını farklı şiddette ve farklı sürelerde kullanabiliriz. 
Not: Tetikleyiciler, flaşları istediğimiz sıra ve süreyle patlatmaya yarayan kablolu ya da kablosuz aletlerdir.
*Flaşın önüne yarı saydam peçete vs. koyarak yumuşak ışık geçişi etkisi yaratabiliriz.  Bu yöntem daha çok bebek çekimi yaparken kullanılır. 
Dip Not: Flaş kullanımı 12 yaş ve altındaki kişilerde sakıncalıdır, bu yaş grubu altında flaş kullanmadan çekim yapmak çok daha sağlıklı olacaktır. (Özellikle 12 yaş ve altındaki kişilerin fotoğrafını çekerken flaş kullanmak çeşitli göz rahatsızlıkları ve epilepsiye neden olabilir.) 
*Macro çekimde 3'lü soft-box ile konuyu aydınlatıp çekim yapmak çok daha etkili sonuç verecektir. Başka bir ifadeyle macro çekimlerde soft-box kullanmak oldukça önemli ve gereklidir.
*Macro çekim yaparken ortamdan gölgeyi tamamen kaldıran renk flaşları kullanılabilir. Objektife takılan bu flaşlar objektifin etrafını halka şeklinde sarar ve görüntü üzerinde gölgelenme bırakmaz, bu flaşları kullanarak gölgeyi tamamen arkaya yansıtmış oluruz. 
Not: Bu flaşları moda çekimlerinde de kullanabiliriz. 
*Yine macro çekim yaparken fotoğraf makinesine bağlanan 2 ya da 3'lü flaş seti kullanabiliriz. 


Ödev: Fotoğrafta "Stop-Motion" çekim tekniği araştırılacak.

Hemen Araştırdık: Stop Motion Nedir? 
Stop-motion ardı ardına dizilmiş fotoğraf karelerinin oluşturduğu bir video bütünlemesidir. Fotoğraf başına ''0,50'' saniye verilmektedir.
Durağan 3 boyutlu objeleri hareket edermiş gibi gösteren bir animasyon türüdür. Daha çok kuklalar veya oyun hamuru ile yapılmış modeller kullanılır. Stop-motin tekniği; kamerayı objeye karşı ayarlayıp tek kare çekip sonra objeyi biraz hareket ettirip yeni bir kare çekmek ve bunu tekrarlayarak animasyonu tamamlamaktır. Çekilen tek kare resimleri ardı ardına dizip (her saniye için 15-24 kare) oynatılması ile hareket elde edilir ve sahneler montajlanarak film tamamlanır. Bu işlemlerin çoğu çizgi film tekniği ile aynıdır.








---Ders Sonu---

Çekim Modları ''Ders: 6''

Fotoğraf Çekimi Ders 6:                                                                               06.12.2013

***ÇEKİM MODLARI***

M=> Manuel mod. Tüm değerleri biz atıyoruz ve bu sırada pozometreyi de istediğimiz değerde olması için sürekli gözlemlememiz gerekiyor. 

P=> Otomatik çekim modu E ve F değerini fotoğraf makinesi otomatik olarak belirler, tüm bu işlemler süresince pozometre sürekli olarak referans değeri olan sıfırı gösterir.

A=AV=> Diyafram öncelikli mod. Yarı otomatik moddur, seçilen F değerine fotoğraf makinesi otomatik olarak E değeri verir. Tüm bu işlemler süresince pozometre sürekli olarak referans değeri olan sıfırı gösterir. 
Panoramik fotoğraf çekerken bu mod kullanılır, parça parça çekim yapıp bilgisayarda bu fotoğrafları birleştireceksek (panoramik olarak) bu mod kullanılır. Bilgisayarda parçalı fotoğrafları birleştirirken tüm fotoğrafların net alan derinliği aynı olmalıdır dolayısıyla tüm fotoğraflar sabit diyafram değerinde çekilmelidir aksi halde fotoğraflar birleştirilemez.

S=TV=> Enstantane öncelikli moddur. Araç içinde hareket halindeyken bu mod kullanılır. 

***AF (Auto Focus) Modları***

Canon'larda                                                                             Nikon'larda

*All Servo                                                                                     *AF-C
*One Shot                                                                                    *AF-S
*All Focus                                                                                    *AF-A

Kadrajdaki tüm oto-focus netlik noktalarını aktif hale getirmek yanlış bir seçimdir, bu şekilde fotoğrafta her yer net olmaz sadece düzlem net olarak fotoğrafa yansır. 
Profesyonel fotoğrafçılar sadece tek noktayı baz alırlar. Kadrajdaki oto-focus netlik noktalarının tümü seçilmeden sadece seçilen "tek nokta" baz alınarak, netlik dikdörtgeninin de bu noktanın üzerine getirilmesi ile yapılan netlik çok daha iyi sonuç verir. 

All Servo: Hareketli cisimlerin fotoğrafı çekilirken kullanılan bir oto-focus modudur. Hareket eden nesnenin sürekli olarak netliğinin yapılmasına olanak sağlar. Deklanşöre yarım basıp, basılı tuttuğumuz süre boyunca fotoğraf makinesini hangi yöne çevirirsek çevirelim makine tekrar otomatik olarak netlik yapar, makinenin bakış açısı değiştikçe netlik tekrar otomatik olarak sağlanır. Bu modda netlik süreklilik kazanır diyebiliriz. 

One Shot: Canlıların fotoğrafı çekilirken kullanılan oto-focus modudur. Deklanşöre yarım basıp, basılı tuttuğumuzda fotoğraf makinesi netlik yapar, deklanşöre basılıyken çekim kadrajı kaydırılırsa fotoğraf makinesi ikinci bir netlik yapmaz. Bu nedenle All Servo modunun tersi olduğunu söyleyebiliriz. 
Canlıların fotoğrafını çekerken gözüne netlik yapmamız gerekli. Oto-focus netlik noktalarından seçtiğimiz tek noktayı canlının gözüne denk getirip, netlik dikdörtgenini de bu tek noktayı kapsayacak seçilde ayarlayıp netlik yapmalıyız. Canlı hayvan börtü böcek vs. çekerken bu detay çok öenmlidir, mutlaka çektiğimiz canlının gözü net olmalı aksi halde fotoğraf önem taşımaz. 

All Focus: Enerji tasarrufu sağlayan bir moddur. Fotoğrafı çekilecek her kare için tekrar tekrar netlik yapılmalıdır. 

Not: Her makine farklı hızlarda netlik yapar.  Örneğin Canon 60 D, Canon 600 D'ye göre daha hızlı netlik yapar. Canon 7 D'de ve bazı fotoğraf makinelerinde istediğimiz hızda netlik yapma özelliği vardır. Canon 1 D serisi çok hızlı netlik yapar. (Spor, haber muhabirleri daha çok Canon 1D'yi tercih ederler.) 

***Poz Ölçüm Modları***

*Canon'larda (4 farklı poz ölçüm modu bulunur.) 

[ (.) ] Değerlendirmeli Ölçüm Modu

[ ( ) ] Kısmi Ölçüm Modu

[ . ] Spot / Noktasal Ölçüm Modu

[  ] Merkezi Ağırlıklı Ortalamalı Ölçüm Modu


*Nikon'larda (3 farklı poz ölçüm modu bulunur.)

[[ ]] Matris Ölçüm Modu

[ . ] Spot / Noktasal Ölçüm Modu

[ ( . ) ] Merkezi Ağırlıklı Ortalamalı Ölçüm Modu

Bu ayarlarla pozometrenin poz ölçüm modunu değiştiribeliriz. 

Değerlendirmeli/Matris Ölçüm Modu: Kadrajın içindeki tam ışık değerlerini baz alır. 

Spot/Noktasal Ölçüm Modu: Oto-focus netlik noktalarının merkezindeki noktanın ışık ölçümünü baz alır. 

Merkezi Ağırlıklı Ortalamalı Ölçüm Modu: Kadrajın merkez kısmında belirli bir alanı iki katı daha fazla dikkate alır. Kadrajda belirli bir bölümü 2 birim, kadrajın diğer tüm alanını 1 birim kabul ederek ışık ölçümü yapar. 

Kısmi Ölçüm Modu: Spot ölçümden biraz daha geniş bir alanın ışık ölçümünü yapar. 

Notlar:
1)- Pozometrenin poz ölçüm modlarından "Değerlendirmeli Ölçüm ve Spot/Noktasal Ölçüm Modunu" tercih etmeliyiz. 
2)- Ters ışık kullanılan bir kompozisyonda fotoğraf çekerken de mutlaka ve mutlaka "Spot/Noktasal Ölçüm Modu"nu kullanmalıyız.

***Beyaz Ayarı (White Balance WB)***

AWB=> Otomatik mod.  Ortamdaki ışığı beyaza çevirir.

Güneş simgesi=> Güneş ışığı olan sarı ışığı beyaza çevirir.

Gölgeli Ev simgesi=> Gölgeli alanlarda kullanılır. Ortamdaki ışığı beyaza çevirir.

Bulut simgesi=> Bulutlu havalardaki ışığı beyaza çevirir.

Ampül simgesi=> Ampül ışığı olan sarı ışığı beyaza çevirir. 

Flourosan simgesi=> Flourosan ışığını beyaza çevirir.

Flaş simgesi=> Mavimsi olan flaş ışığını beyaza çevirir. Flaş ile çekim yaparken bu mod seçilmelidir.

Birbirine bakan iki dik üçgen arası kare simgesi=> Sadece Canon'larda bulunan "Özel Beyaz Ayarı" modudur. Nikon'larda bulunmaz. Cenk'in notu: Canon'cu olmanın artılarından biri. :))

Not: Gece çekim yaparken sarı ışık fazlaysa ampül modu seçilmeli, ışık çok değişiklik gösteriyorsa AWB modunda kalınmalıdır. Bu detay gece fotoğraf çekimleri için kritik derecede önemlidir. Cenk'in notu: Roma sokaklarında gece sarı ışık fazlasıyla hakim olduğundan ''ampül simgesi'' kullanılarak çekim yapılmalıdır. Roma sokaklarını gece fotoğraflamak isteyenlerin dikkatine, bu dip notu da başka bloglarda bulamazsınız. :))

*Mahkemelerde ''RAW'' formatta kaydedilen fotoğraflar delil olarak kabul edilir, JPEG ve diğer formatlar delil olarak kabul edilmez. 

*Hareketli çekimde "Seri Çekim Modu" kullanılmalıdır. (Simgesi iç içe geçen 3 adet diktörgendir.) 


***Su Altında Çekim Notları***

1)- Suyun altında 4m. sonrası her yer yeşil ve mavi renk alır. Bu nedenle su altında fotoğraf çekerken 2 ya da 3 tane flaş tüpü gereklidir. Su altında çekilen en iyi fotoğrafları elde edebilmek için flaş tüplerinin ayakları hareketli olmalı ve ışığı değişik açılarla yansıtacak bir düzeneği bulunmalıdır. 
2)- Su altında fotoğraf çekerken konuya 3m. yakın olmanız en iyi sonucu verir. 
3)- Su altında çekim yaparken fotoğraf makinemizin white balance ayarı (beyaz ayarı) "Bulutlu Hava Modu"nda olmalıdır.
4)- Su altında UV ışıkları kullanarak fotoğraf çekersek mor, mavi, yeşil, turuncu ağırlıklı renkler fotoğrafa yansır. Su altında UV ışıklarını kullanarak oldukça canlı renklere sahip fotoğraflar çekebiliriz. 

*Larry Gates'in "Underwater Digital Photography" kitabı araştırılacak, Türkçe çevirisi olmayabilir.

Biraz Problem Çözelim:

Soru: 105mm. objektifle elde çekim yaparken fotoğraf makinemizin seçili ayarları; ISO: 100, F: 5.6 (max.) ve E: 1/30 olarak veriliyor. Çekimi en iyi şekilde gerçekleştirebilmek için yeni ayarlarımız ne olmalıdır? 

Yanıt: E: 1/125, ISO: 400 ve F:5.6 olmalıdır. 

Açıklama: Elde çekim kurallarına göre E:1/125 olmalıdır, bu durumda 2 stop sağa gitmiş oluyoruz. Aynı şekilde F'de de 2 stop sola kaymamız gerekecektir, ancak F max. 5.6 ile sınırlı olduğundan F üzerinde hareket edemeyiz. F'de sola kayamadığımızdan (diyafram açıklığını büyütemediğimiz için) ve F max. baz alındığında makineye daha fazla ışık girme seçeneği olmadığından (F: 5.6 değeri max. olduğundan) ışığı arttırmak için ISO'yu yükseltmemiz yani sağ taraf kaymamız gereklidir. Bu durumda da ISO'da 2 stop ilerlersek 400'e ulaşmış oluruz.

Soru: 135mm. objektifle elde çekim yaparken fotoğraf makinemizin seçili ayarları ISO: 400, F: 8 ve E: 1/125 olarak veriliyor. Bizim çekim yaparken F:22 değerinde çekim yapmamız gerekiyor. Bu durumda fotoğraf makinemizin yeni ayarları ne olmalıdır?

Yanıt: E: 1/250, ISO: 6400 ve F: 22 olmalıdır. 

Açıklama: Elde çekim kurallarına göre E: 1/250 olmalıdır, bu durumda 1 stop sağa gitmiş oluyoruz, F'de de 1 stop sola gitmemiz gerekecektir verilen F değeri 8 olduğundan bir stop sola kaydığımızda yeni F değerimiz 5.6 olur. Ancak bizim F:22 de fotoğrafı çekmemiz istendiği için, fark olan 4 stop ilerlemeyi elde çekim kuralları gereğince E'de yapamayacağımızdan ISO'da 4 stop ilerleriz ve yeni ISO: 6400 olur. Tabii bu ISO değerinde fotoğrafın çekilmesi çok da anlamlı olmaz, görüntü parçalanır ancak matematiksel olarak değerlerimiz bu şekilde olmalıdır. 

---Ders Sonu---





Objektif Kusurları ''Ders: 5''

Fotoğraf Çekimi Ders 5:                                                                               29.11.2013

***OBJEKTİF KUSURLARI***

Harelenme: Akademik olarak bir objektif kusurudur fakat doğru kullanıldığında kompozisyon içindeki boşlukları doldurup fotoğrafa görsel bir öğe katar. 
(Aslında bu olay ters ışıkta mercek içine giren ışığın yansıma oluşturmasıdır. Fotoğrafta renkli yuvarlaklar olarak görülür. Konu, sağ ya da soldan 45 derece açıyla ışık ile aydınlatıldığında fotoğrafta net olarak gözlemlenebilir, bazı objektiflerde kötü bazılarında ise çok iyi sonuçlar verebilir.)

Astigmat: Fotoğraflarda alan eğikliği oluşturarak kendini belli eder. Mercek yüzeylerinin doğru perdahlanması ile belirli ölçülerde düzeltilebilir. 

Distasyon: İki tip distasyon vardır. Geniş açılı objektiflerde fıçı tipi distasyon, dar açılı objektiflerdeyse yastık tipi distasyon oluşur. 
Örneğin 50mm.'lik objektifle kare bir kutunun fotoğrafını çektiğimizde, kutunun köşe ve kenarları normal düz bir kare gibi görürken, geniş açılı objektifte köşeler ve kenarlar dışa doğru yuvarlaklaşır, bu nedenle fıçı benzetmesi taşır. Dar açılı objektifte ise 4 kenarda içe doğru yay izlenimi oluşturur, bu nedenle de dar açılı objektif distasyon hatasına yastık benzetmesi yapılabilir.

Not: Balıkgözü objektifte bu kusur doğal kabul edilebilir. 

Renkseme: Bazı renklerin fotoğrafta hiç oluşmamasıyla kendini belli eder. Genellikle objektifin almış olduğu bir darbe sonucu iç kısımdaki merceklerin aksının kayması sonucu oluşur.

Kromatik Aberasyon: Farklı ışık dalga boylarının aynı noktada odaklanmamasından kaynaklanan bir problemdir. Farklı renklerde mercekler kullanılarak bu kusur minimize edilebilir. 

Koma Durumu: Objektifin almış olduğu ağır bir darbe sonucu oto-focus (AF) motorunun çarklarının kırılıp objektifi kitlemesiyle oluşur. Giderilebilmesi söz konus değildir, objektif çöp olur. :) 

Karıncalanma Problemi: Objektifin rutubetli ortamlarda uzun süre saklanmasından kaynaklanan bir problemdir. Başlangıç aşamasında tespit edilirse yoğun bir temizlik ile objektif kurtarılabilir.  (Bu olay objektifin üzerinde bir çeşit mantar türemesidir, bu mantarın saçaklı bir yapısı vardır ve salgıladığı enzimler mercek yüzeyini eritir.) 

***Fotoğraf Makinesi Uzun Süre Kullanılmıyorsa Bakım-Saklama***

*Batarya mutlaka makineden çıkartılmalıdır.
*Periyodik olarak lens temizleme kalemi ile lensin bakımı yapılmalıdır. (Bu kalemle temizlik yapılırken kalemin arkasındaki fırça ile objektif temizlendikten sonra, solüsyonlu tarafı objektife 90 derece açı ile temas ettirilip içten dışa doğru yuvarlaklar çizerek temizlik yapılmalıdır.)
*Ara ara farklı diyafram değerleri vererek fotoğraf çekilmelidir. (Diyafram perdelerinin yapışmasını önlemek için.)
*Objektif lensine kesinlikle parmakla dokunmuyoruz, lensin mümkün olduğunca parmak izinden uzak tutulması önemli, aksi halde netliğimiz olumsuz etkileniyor. 

Biraz Problem Çözelim:

Soru: 300mm.'lik bir objektifle elde çekim yapmak için makine ayarlarımız ne olmalıdır? (ISO:100, E:1/60 ve F:8 seçili ayarlar veriliyor ve diyaframımız en çok 5.6 değer alabiliyor.) 

Yanıt: Elde çekim kurallarını anımsayacak olursak objektifin odak uzaklığından daha hızlı bir çekim yapmamız gerekli, makinenin titremesini önlemek için. Bu nedenle E seçeneğinden objektiften daha hızlı olan 1/500 seçilmelidir. (Dolayısıyla bize verilen seçili ayara göre E'de 3 stop sağa kaymış olduk, sırasıyla E: ...-1/60- 1/125-1/250-1/500)
Bu durumda E ile diyafram ters orantılı olduğundan F'de de 3 stop sola kaymamız gerekli, ancak objektifimiz max. 1 stop hareket edebiliyor en çok 5.6 F değeri alabildiğinden. Bu durumda F' de bir stop sola kayabiliyoruz. E'de olan 3 stopluk hareketimizi F'de 1 stop olarak karşılayabildiğimizden fark olan 2 stop için ISO üzerinden sağa doğru ilerleyip ışığı arttırarak sorunu çözüyoruz. Son durumda ISO'muz 400 oluyor, 2 stop ilerlediğimiz için. (ISO: ...100-200-400)
Özetle makinemizin yeni ayarları: ISO:400, E: 1/500, F:5.6 olacaktır, artık en iyi şekilde elde çekimimizi yapabiliriz. Cenk'in notu: Bu örneği ve çözüm mantığını anladıysak eşdeğerlilik yasasını dolayısıyla fotoğrafın temelini öğrendik diyebiliriz. :)

***Karda Fotoğraf Çekerken***

*Karda fotoğraf çekerken pozometreyi 0'da tutarsak fotoğramızı gri çıkar. (Skandal) :))  Bu nedenle karda ya da karlı havada fotoğraf çekerken + (artı) pozlandırma yapmamız gerekir ki karın gerçek rengi olan beyazı fotoğrafta görebilelim. 

*Fotoğraf çekilecek kompozisyonda beyaz renk hakim ve diğer tonlar da bulunuyorsa pozometreyi +1, +1.5 olarak pozlandırabiliriz. 

*Fotoğraf çekilecek kompozisyonda tamamen beyaz renk hakimse (örneğin karın içinde açmış bir kardelenin fotoğrafını çekeceksek) pozometreyi +2, +2.5 olarak pozlandırmamız gerekli. 

*Siyah renk ağırlıklı kompozisyonda fotoğraf çekerken de yukarıdaki iki maddelik durumun tam tersini uygulayabiliriz, bu kez pozometre - (eksi) pozlandırılır. (Siyahı fotoğrafta net olarak vurgulayabilmemiz için.)

***Notlar***

1)- Hareket eden nesneye ne kadar yaklaşırsak o kadar hızlı çekim yapmamız gerekir. (Bu durumda E'yi sağa doğru ilerletmemiz gerekiyor.)
2)- Hareket odaklı çekimler yapacaksak Canon 1D serisi önerilir, ancak bu seri body'lerinin fiyatı 17.000₺ civarı. Sudan ucuz. ;)) Hareketli cisimlerde çok hızlı netlik yapabilen makinelerdir. 
3)- Vimeo fotoğraf için takip edilebilir. 
4)- www.500px.com sitesine bakılabilir. (Fotoğraf paylaşım sitesi ve çekilen fotoğrafların hangi teknikle çekildiği, kullanılan makine, objektif ve diğer teknik detayları tümü mevcut ayrıca sitede oldukça kaliteli fotoğraflar bulunuyor.)
5)- New York Üniv.'nin 4 ciltlik İngilizce fotoğraf yayınlarının pdf'leri internetten inceleyebilirsiniz.
6)- Fotoğrafları jpeg yerine wav'da çekersek çekim ardından fotoğrafla istediğimiz gibi oynayabiliriz, tek tuşla tüm renkleri değiştirmek vs. gibi.
7)- Işığın fotoğrafa etkisi, elde çekim kuralları, filtreler,  ISO, E ve F değerleri mutlaka ezberlenmeli ve çok iyi anlaşılmalı, sınavda karşımıza çıkacaktır. :)

***ÖDEVLER***

1)- Arka arkaya dizilmiş 4-5 objenin (hepsini göreceğimiz şekilde) farklı F ayarları ile fotoğrafını çekin. Tüm fotoğraflarda netlik yaptığımız nokta aynı olsun. Özetle diyafram değerlerini değiştirerek net alan derinliği çalışması yapıyoruz.

NAD 1. Fotoğraf Teknik Bilgi:

ISO:100 34mm. 0 EV  f/4,5 E:2,5
Canon EOS 600D 
Canon EF-S 18-55mm. f/3.5-5.6 IS II
5184 X 3456   5,0 MB  JPEG



          
NAD 2. Fotoğraf Teknik Bilgi:

ISO:100 34mm. 0 EV  f/16 E:30,0
Canon EOS 600D 
Canon EF-S 18-55mm. f/3.5-5.6 IS II
5184 X 3456   4,9 MB  JPEG

Kısaltma Açıklama: NAD => Net Alan Derinliği.

2)- Gün ışığı altında koşan birinin fotoğrafını E:1/10,.....,1/500 (ara değerler dahil) herbir değerde ayrı ayrı çekin.
3)- Aynı cismi -3,-2,-1,0,1,2,3 değerlerinde pozlandırma yaparak çekin. Tripod ile evde çekim yapabilirsiniz. 
4)- Işığın düşük olduğu koşullarda oto-focus ile netlik yapın.
5)- Işıklı ortamda düz ve pürüzsüz bir zemine netlik yapın.
Cenk'in notu: 4. ve 5. Ödevde makine otomatik netlik yapamayacağından manuel netlik yapmamız gerekecektir.

***KİTAPLAR***

1)- David Prakel (Basic Photography) "Işık" ve "Pozlandırma" kitapları mutlaka alınacak, Türkçe çevirisi bulunuyor. Ayrıca "Kompozisyon", Siyah-Beyaz Fotoğrafçılık kitapları da mevcut. 
2)- Kompozisyon için Prof. Sabit Kalfagil'in "Fotoğrafın Yapısal Öğeleri ve Kompozisyon Kuralları" kitabını okuyabilirsiniz. 
3)- Temel Fotoğraf Çekim Teknikleri için de Özer Kanburoğlu'nun "A'den Z'ye Fotoğraf" kitabı mutlaka okunmalı.
4)- "Doğada, Bilimde, Sanatta Altın Oran" kitabını da mutlaka okumalısınız. (Yazarı: Mehmet Suat Bergil)
5)- John Berger'in "Görme Biçimleri" kitabını okuyabilirsiniz.
6)- Suzan Sontag'ın "Başkalarının Acısına Bakmak" kitabı da okunmalı. 

---Ders Sonu---

Objektifler ve Focal Çarpan ''Ders: 4''

Fotoğraf Çekimi Ders 4:                                                                               15.11.2013

***OBJEKTİFLER***

Tele Objektifler: Sabit odak uzaklığına sahip tüm objektiflere "tele objektif" denir. Tele objektifler, geniş açılı tele objektifler, standart tele objektifler ve dar açılı tele objektifler olmak üzere üçe ayrılır. Tele objektiflerin odak uzaklığı değişmez, sabittir.

Zoom Objektifler: Değişken odak uzaklığına sahip objektif türlerine "zoom objektif" denir. Zoom objektifler üçe ayrılır. Geniş açılı zoom objektifler, hem geniş hem dar açılı zoom objektifler ve dar açılı zoom objektifler. Bizim şu an kullandığımız objektiflerdir.

8mm.                                            50-55mm.                                                  1000mm. 
(180 derece bakış açısı)             (46.7 derece)                                            (2.5 derece) 
<==Geniş Açılı Objektifler ==>                        <==Dar Açılı Objektifler ==>

*50-55mm.' lik objektifler standart objektiflerdir.

*18-135mm.'lik objektifler orta grup objektiftir ve hem geniş hem de dar açıya sahiptirler. 

*Tele objektifler geniş ve dar açılı olabilir. Zoom objektiflere göre daha kaliteli sonuçlar verir. Tele objektiflerin ışık geçirgenliği ve görüntü keskinliği zoom objektiflere göre oldukça iyidir. 

*Kaliteyi amaçlıyorsak objektif seçerken 1-1-3 kuralına uymalıyız. 
Bu kuralı özetlersek:
Öncelikle tele objektif tercih etmeliyiz. (1) 
Objektifin diyafram açıklığı mümkün olduğunca 1'e yakın olmalıdır. (1) 
Zoom objektif kullanacaksak odak uzaklığı en çok 3 farklı seçenek olanı tercih etmeliyiz. (3)

Not: Diyafram açıklığı önemlidir. 5.6 diyaframa sahip objektifin ton seçeneği oldukça sınırlıdır. Gözümüzün diyafram aralığı 1'dir ve gözümüz 56 milyon tonu ayırtederken 1,2 diyafram gözümüzün yarısı kadar bir tonu ayırtedebilir, dolayısıyla 5.6 diyafram gözümüze göre çok az bir tonu fotoğrafa aktarabilir. Bu nedenle diyafram açıklığı çok önemlidir ve diyafram mümkün olduğunca 1'e yakın olmalıdır. 

Standart Objektifler: Küçük format fotoğraf makinelerinde bulunan 50 ve 55mm.'lik objektifler insan gözüne en yakın perspektifi sundukları için "standart objektif" olarak adlandırılır.

Portre Objektifleri: 105 ve 135mm.'lik objektifler sunmuş oldukları perspektif ve net alan derinliği ile portre objektifi olarak adlandırılmıştır. Soft olanları da mevcuttur. (Soft olanların renk geçişleri daha yumuşak oluyor.)

***Lens Odak Uzaklığı ve Görüş Açıları Rehberi***


<== Lens Odak Uzaklığı ==>        <== Lens Görüş Açısı ==>
                  8mm.                                      180 derece
                12mm.                                      122 derece
                15mm.                                      110,5 derece
                17mm.                                      105,7 derece
                24mm.                                        84,1 derece
                28mm.                                        75,4 derece
                35mm.                                        63,4 derece
                50mm.                                        46,7 derece
                70mm.                                        34,3 derece
              105mm.                                        23,5 derece
              135mm.                                        18,2 derece
              200mm.                                        12,3 derece
              300mm.                                          8,2 derece
              500mm.                                             5 derece
              800mm.                                          3,1 derece
            1000mm.                                          2,5 derece

Notlar:

*Bakış açısı daraldıkça objektif dürbün görevi görür. 
*Digital fotoğraf makinelerinde sensör ebatları farklıdır. 

Focal Çarpan:

Canon'larda => 1,6 is (Stabilizer)
Nikon'larda =>  1,5 vr

*Objektifte IS özelliği varsa (Canon için is) ve (Nikon için vr) 1,5 stop kazanır. 
*Elde çekim yaparken objektifin (is özelliği Canon için) yani stabilizer açık kalmalıdır. Tripod ile çekim yaparken stabilizeri kapatıyoruz, aksi halde görüntü bulanıklaşır. 
               
Digital Fotoğraf Makinelerinde Sensör Ebatları Farklıdır: 
Tüm full frame fotoğraf makinelerinde köşe kararması problemi vardır. Mercekten ışık geçince kırılır ve köşelerde kararma yaratır, üretici firmalar bu sorunu gidermek için sensörü daha küçük tutarak bu köşelerin fotoğrafın dışında kalmasını sağlar. 
Böylelikle sorunu çözmüş olurlar ancak bu çözüm sonucu dezavantaj olarak da objektifi tam performansıyla kullanamama sorunuyla karşılaşıyoruz. Bu durumda da focal çarpan ile, kullandığımız objektifin odak uzaklığını çarparak gerçek odak uzaklığı değerine ulaşmış oluruz. 

Örneğin Nikon makine kullanıyorsak (Nikon focal çarpan değeri=1,5 olduğundan) 50mm. standart odak uzaklığına sahip objektifimizin gerçek odak uzaklığı 75mm. olarak bulunur. (50mm. X 1,5=75mm. olduğundan)

Sahip olduğumuz 50mm. objektifin görüş açısı 46,7 derece iken focal çarpan faktörü nedeniyle objektifimiz 75mm.'lik objektif gibi çalışır ve bakış açımız 30,1 dereceye düşmüş olur. (Tam performansla kullanamama sorunu)

*Elimizde 300mm.'lik objektif varken ve Nikon fotoğraf makinesiyle çekim yaparken (focal çarpan 1,5 olduğundan) 450mm.'lik objektifle çekim yapıyor gibi elde çekim kurallarını uygulamamız gerekir. (300mm. X 1,5 = 450mm.) 

Notlar:

*Geniş açılı objektiflerde planlar birbirinden uzaklaşır. Örneğin sınıftaki sıralar arası genişler. Uzun odaklı (dar açılı) objektif kullanırsak sıralar yakınlaşır. 
*Uzun odaklı (dar açılı) objektifler daha çok savaş filmlerinde kullanılır. Olduğundan kalabalık algısı yaratır. 
*Daha ucuz olan (aynalı objektiflerde) diyafram 8 ve sabittir.
*Teleskopları özel aparatı ile makineye bağlayarak fotoğraf çekebiliriz.
*Eksen kaydırmalı objetifleri daha çok mimari çekimlerde kullanıyoruz. Bu objektiflerin ortasında hareket etmesini sağlayan mekanizma vardır, böylelikle perspektifi daha iyi ayarlayabiliriz.

---Ders Sonu---

Işık ve Filtreler ''Ders: 3''

Fotoğraf Çekimi Ders 3:                                                                     01.11.2013

***IŞIK***

Işığın fotoğrafa etkileri üç ana başlık altında incelenir. 

1)- Işığın Yönü
2)- Işığın Renk Sıcaklığı
3)- Işığın Renk Kontrastı

1)- Işığın Yönü: 

a)- Cephe Işığı: Işık kaynağı fotoğrafı çekilecek olan nesnenin tam karşısında yer alır. Bu aydınlatma biçiminde üç boyutluluk izlenimi iki boyuta indirgenirken renk en doğru şekilde fotoğrafa aktarılmış olur. (Moda çekiminde modelin cildinde sorun varsa kullanılır, ışık fotoğrafta gölge oluşturmaz.) 

b)- Yanal Işık: Bu aydınlatma biçiminde üç boyutluluk izlenimi gölgelenmelerden dolayı çok daha etkin biçimde fotoğrafa yansırken içerikte kayıplar meydana gelir.  Opak malzemelerin fotoğrafı çekilirken doku izlenimi arttırılmak istenirse kullanılması gereken aydınlatma biçimi yanal ışık olmalıdır. (3 boyutluluk izlenimi verir, doku bizim için önemliyse yanal ışık kullanılır.) 

c)- Alttan Aydınlatma: Fotoğraf için uygun olmayan bir aydınlatma biçimidir. Genellikle tiyatro sahneleri ve sinemada korku efektini güçlendirmek için kullanılır. 

d)- Tepe Işığı: Fotoğraf için uygun olmayan bir aydınlatma biçimidir. Girintili alanlarda şiddetli koyuluklar meydana getirerek görüntünün parçalanmasına neden olur. Fakat farklı aydınlatma biçimleri içersinde yardımcı ışık olarak kullanıldığında saç ışığı olarak kullanılabilir. (Uzun saçlı modellerde saç ışığı olarak kulanılması uygundur, kısa saçli modellerde kullanılırsa modeliniz fotoğrafta kel görünür.) :)

e)- Ters Işık: Ters ışığın fotoğrafta üç ayrı etkisi vardır. Işık ölçümü ışık kaynağından yapıldığında öndeki nesne siyaha gömülerek silüet etkisi oluşturur. Işık ölçümü öndeki cismin ışık görmeyen kısmından yapıldığındaysa öndeki nesne normal olarak aydınlanırken arka alanda ışık patlaması meydana gelir ve beyaza dönüşür. Fotoğrafı çekilecek olan nesnenin arkasında koyu bir fon varsa ve ışık kaynağı 45 derece gibi bir açıyla konuyu tersten aydınlatıyorsa öndeki nesnenin etrafında ışıkla çizilmiş bir kontür meydana gelir. 

Not: David Prakel (Basic Photography) "Işık" kitabı önerilir, Türkçe çevirisi bulunuyor.

2)- Işığın Renk Sıcaklığı: 

Her yapay aydınlatma elemanının kendine ait bir renk sıcaklığı vardır. Beynimiz görmüş olduğu görüntüyü düzelttiği için bu aydınlatma elemanları arasındaki farkı algılamamız pek mümkün değildir fakat fotoğraf çekimi gerçekleştirildiğinde bu gerçek ortaya çıkmaktadır. 
Işığın renk sıcaklığı derece Kelvin ile ifade edilir. Kelvin dereceyse demirin C derece cinsinden ısıtıldığında saçmış olduğu ışık referans alınarak ölçülür. 
Odun alevinin mum ışığı=> 1800 K (Kelvin) derecedir ve kırmızı ışık yayar. 
2400-2800 Kelvin (K) derece flamanlı ampüller=>  sarı ve turuncu ışık yayar.
Florasan, ev tipi ampüller => 4000 K derecedir ve yeşil ışık yayar. 
5000-5500 K derece arası=> Beyaz ışık yayar. 
Öğlen güneşinde mavi gökyüzü=> 10000-15000 K derecedir. 

Soğuk aydınlatmalar: Yeşil-mavi renk hakimiyeti söz konusudur. Daha ciddi ortamlarda kullanılır, eğitim kurumları ve fabrikalar gibi. 

Sıcak aydınlatmalar: Sarı-turuncu renk hakimiyeti söz konusudur. Ev ve restoranlarda tercih edilen aydınlatma rengidir. 

3)- Işığın Kontrastı: 

a)- Çıplak Işık: Işık kaynağının önüne ışığı süzecek herhangi bir materyal yerleştirilmezse güneşli hava etkisi oluşur üç boyutluluk izlenimi artar ve gölgelenmeler meydana gelir. 

* Üç boyutluluk etkisini arttırmak için ışığı süzmemek gereklidir, üç boyutluluk etkisi için gölgeler oluşturulmalıdır. 

* Bulutlu havada gölgeleri tamamen ya da kısmen kaldırıyoruz. 

b)- Süzülmüş Işık: Işık kaynağının önüne ışığı süzmesi için yağlı eskiz kağıdı, aydınger kağıdı, buzlu cam, sık dokunmuş beyaz kumaş gibi materyaller yerleştirildiğinde bulutlu hava etkisi oluşturarak gölgelenmeler ortadan ortadan kaldırılır ve ton yelpazesi genişletilir. 

c)- Yansımış Işık: Işık opak bir malzeme üzerine çarptırıldığında kırılarak saçılır ve  homojen bir aydınlatma meydana getirir. Bu aydınlatma biçiminde dikkat edilmesi gereken en önemli nokta ışığın çarptırıldığı yüzeyin beyaz olması gerekliliğidir. İç mekanlarda fotoğraf çekerken çok kullandığımız bir ışıktır. Homojen aydınlatma sağlar, gazeteciler ve iç mekan fotoğrafçıları bu yöntemi çok kullanır. 

Notlar: 

* Fotoğraf makinesi üzerinde tepe flaşı kullanmayın. Tepe flaşlarının 4-6 m. aydınlatma etkisi bulunur. Tepe flaşı objektife ne kadar yakınsa kırmızı göz problemi o kadar çok oluşur. 
* Süzdüğümüz ışığı konuya yaklaştırdıkça gölgelenme ortadan kalkar. 
* Fotoğraf çekerken koyuluk için siyah cisim, aydınlık için beyaz, daha da aydınlatmak için alüminyum folya kullanabiliriz. (Yansımış ışık özelliğini kullanarak.)
*Yansımış ışık kullanırken yansıtıcımız üzerinde altın, gümüş ya da sarı renk varsa modelimiz  bronzlaşmış olarak fotoğrafa yansır. Yalancı solaryum etkisi. :))
* Learnmyshot.com üzerindeki öğretici videolara bakabiliriz. :)

***FİLTRELER***

UV Filtre: UV ışınlarının görüntüde oluşturmuş oldukları sislenmeyi ortadan kaldırmak için kullanılır. Bu filtreler 700m.'lik rakıma kadar etkilidirler. Daha temiz ve berrak bir fotoğraf çekmek için kullanılır. Gece çekimlerinde kullanılmaması gereklidir. 

Polarize Filtre: Bu filtreler su, su buharı ve cam yüzeyler üzerindeki yansımaları ortadan kaldırırlar. Polarize filtreler noktasal ışık kaynaklarının yansımalarını ve metal cisimlerin üzerindeki yansımaları gideremezler. Bu filtrelerin en etkili oldukları bakış açıları 30 ile 45 derece arasındaki açılardır. İşleyiş mantığı: Çift camlı filtrelerdir ve ışığı kırarlar.
Polarize filtreler yapısal olarak ikiye ayrılır. 

1)- Lineer Polarize: (Bu filtreler //// yapısında olduğundan yansıma oluşmasına neden olurlar.) Lineer Polarize filtre objektife takılıyken makine poz ölçümü yapamaz. 

2)- Circular Polarize: (Bu filtreler iç içe geçen halkalar şeklinde olduğundan yansımayı ortadan kaldırırlar.) Objektifte takılıyken sağlıklı poz ölçümü yapılabilir. Polarize filtre alınacaksa kesinlikle Circular Polarize filtre alınmalıdır. Lineer Polarize filtre objektife takılıyken makine poz ölçümü yapamaz. 

De Grade Filtreler: Bu filtreler yarıya kadar şeffaf yarıdan sonra renk geçişi olan filtrelerdir. Genellikle yoğun bulutlu havalarda gökyüzüne renk atamak için kullanılır. 

ND Filtre: Orta gri yoğunluk filtreleridir. Ortamdaki ışığın şiddetini düşürmek için kullanılır. İstenilen etkiyi oluşturmak için farklı yoğunluklarda ND filtreler kullanılır. 
Türkiye'de bulunan ND filtreler 3,6,9 ve 10 stopluk filtrelerdir.
Işığın yoğun olduğu ortamlarda pozlandırma süresini uzatmak için kullanılır. Fotoğrafta akarsuların köpüklü olmasını sağlar. Özel efektler için 9 ve 10 stopluk filtreler kullanılır. 3 ve 6 stopluk filtreler akarsular içindir. 

ND Grade Filtre: Bu filtreler yarıya kadar şeffaf yarıdan sonrasıysa gri ton geçişi olan filtrelerdir. Genellikle manzara fotoğraflarında yeryüzü ile gökyüzü arasındaki ışık dağılımını kontrol etmek için kullanılır. Plaka gibi uzundur, objektifin önüne özel bir aparatla takılır. 

Close Up Filtre: Bu filtreler ince kenarlı merceklerdir. Objektif önüne yerleştirildiklerinde objektife makro özellik kazandırırlar. Bu filtrelerin en büyük dezavantajıysa kadrajın merkezinde netlik oluşturmasıdır. 

*Close up filtre yerine büyüteç de kullansanız aynı etkiyi yapar. 

Star Filtre: Bu filtre genellikle gece çekimlerinde kullanılır. Noktasal ışık kaynaklarının yıldızlar biçiminde fotoğrafa yansımasını sağlarlar. 
Diyafram çapı kısaldıkça yıldızlanmaların boyutları büyür. Bu filtreler yardımıyla 4 kollu, 8 kollu ve 16 kollu yıldızlanmalar oluşturulabilir. 
Bu filtreye para vermeyin. :) Sinekliği objektif önüne yerleştirdiğinizde de 4 kollu yıldız elde edebilirsiniz. Birbirini kesecek şekilde bir sineklik daha yerleştirdiğinizde 8 kollu, bir diğerini de eklediğinizde 16 kollu yıldız elde edebilirsiniz. 

Fotoğrafçılıkta en sık kullanılan filtreler bunlardır, yukarıda en sık kullanılanları özetledik, ancak tüm filtreler bunlarla sınırlı değil. Kalan filtreler çok kullanılmasa da internetten araştırmakta fayda var veya Sirkeci'den filtre kataloğu alıp inceleyebilirsiniz. :) Bunlar dışında renk düzeltme filtreleri ve özel efekt filtreleri mevcut ancak çok fazla kullanılmıyorlar. 

***Siyah-Beyaz Fotoğrafçılıkta Kullanılan Renk Filtreleri***

1)- Kırmızı Filtre: Çok kontrast bir yapıya sahiptir. Kırmızı rengin beyaz olarak fotoğrafa yansımasına neden olurken zıt renkleri olan yeşil ve mavi tonlarını siyaha yakınlaştırır. 

2)- Turuncu Filtre: Kendini oluşturan kırmızı ve sarı renklerinin tonunu açarken turuncu rengi beyazlaştırır. Zıt rengi olan mavi ve yeşilin tonunu koyulaştırarak siyaha yakınlaştırır. Turuncu filtre kontrast bir yapıya sahiptir.

Not: Kırmızı ve turuncu filtreler siyah-beyaz fotoğrafçılıkta bulutlu havalarda manzara çekimi yapılırken kullanılır. Renk filtrelerinin hiçbiri beyaz üzerinde etkili değildir. 

3)- Sarı filtre: Sarı rengin beyaz olarak görünmesine neden olurken mavi renginin tonunu koyulaştırır. 

4)- Yeşil Filtre: Yeşil rengi beyaz olarak görmemize neden olurken kırmızı ve turuncunun tonunu koyulaştırıp siyaha yakınlaştırır. Bu filtrenin fotoğraftaki en büyük etkisiyse sisli havalarda yapılan siyah-beyaz fotoğraf çekimlerinde ortamda var olan sisin fotoğrafta çok daha yoğun olarak belirmesini sağlamasıdır. 

5)- Mavi Filtre: Mavi rengi beyaz olarak görmemize neden olurken, sarı rengi siyaha yaklaştırır.

---Ders Sonu---